asgari ucret ve emekli maaslarinda 2026 icin kritik uyari F8i7wzAl.jpg

Asgari ücret ve emekli maaşlarında 2026 için kritik uyarı

“`html

Asgari Ücret ve Emekli Aylıkları Üzerine Değerlendirme

Türkiye’de asgari ücret ile emekli aylıkları, düşük gelir grubundaki vatandaşların yaşam standartlarının belirlenmesinde kritik rol oynuyor. Ancak 2017-2024 yılları arasındaki istatistikler, bu mali göstergelerin enflasyon ile aynı doğrultuda ilerlemediğini, özellikle seçim dönemlerinde farklı bir seyir izlediğini göstermektedir.

Ekonomi uzmanı ve Sosyal Güvenlik Analisti Özgür Erdursun, Dünya Gazetesi’ndeki yorumunda bu dönemi inceleyerek, “Asgari ücret artışlarının seçim yıllarında hız kazandığını, buna karşın emekli maaşlarının genellikle geride kaldığını” ifade etti.

Geçmiş Sekiz Yılın Maaş Politikası

Erdursun’un paylaştığı verilere göre, 2017-2024 yılları arasında enflasyon oranları ve asgari ücret artışları çoğu kez birbirini karşılamadı.

Örneğin, 2017 yılında enflasyon oranı %15,47 iken asgari ücret yalnızca %7,9 oranında artış gösterdi.

2018 seçim yılında enflasyon %33,64’e ulaşırken, asgari ücret artışı %14,2’de kaldı.

Yerel seçimlerin yapıldığı 2019 yılında ise durum değişti; enflasyon %7,36 iken, ücret artışı %26,1 oldu.

2021 yılında enflasyon %79,89’a fırlarken, maaş artışı %21,6 düzeyinde kaldı.

2023 genel seçim yılında, tarihi bir artış yaşandı; %44,22’lik enflasyona karşılık asgari ücret %107 oranında yükseldi.

2024 yerel seçim yılı ise %49,1 oranında bir artış ile ifade edildi.

Bu veriler, seçim dönemlerinde ücret artışlarının hız kazandığını, buna karşın seçim dışındaki yıllarda alım gücünün ciddi bir şekilde azaldığını gözler önüne seriyor.

Asgari Ücret ve Emekli Maaşları

Emeklilerde Azalan Gelir

Erdursun’un analizinde dikkat çeken bir diğer unsur da emekli maaşlarındaki düşüş.

Bu dönemde emekli aylıkları, asgari ücret artışlarının çok gerisinde kaldı. Bu durum, sabit gelirli vatandaşlar için birikimli bir refah kaybına sebep oldu.

Günümüzde Türkiye’de milyonlarca emekli, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Yüksek enflasyon, maaş artışları ile birleşince, emeklilerin alım gücü tarihsel olarak en düşük seviyelere kadar gerilemiş durumda.

Erdursun, “Emekli gelirlerindeki reel kayıplar, sadece geçici bir mesele olmayıp, yapısal bir refah erozyonunun işaretidir.” şeklinde uyarıda bulundu.

Emekli Maaşlarındaki Düşüş

Asgari Ücret Yükseldi, Yine Yetersiz Kaldı

Her ne kadar bazı yıllarda asgari ücrette enflasyonun üzerinde artışlar gerçekleştirilmiş olsa da, bu artışlar geçmiş yıllardan kaynaklanan kayıpları telafi etmeye yetmedi.

Erdursun’un belirttiği gibi, “Yüksek oranlı artışlar seçim yıllarında öne çıksa da, diğer dönemlerde enflasyonun gerisinde kalan artışlar bu kazançları neredeyse sıfıra indiriyor.”

Yani, çalışanlar kısa vade de kazanç elde etse de uzun dönemde reel alım güçleri azalmaya devam ediyor.

2026 Yılı: Bir Dönüm Noktası

yapılan analizler, 2026 yılının Türkiye’de ücret politikalarının geleceği açısından kritik bir yıl olacağına işaret ediyor.

Çünkü o yıl herhangi bir seçim bulunmamaktadır; bu da ücret artışlarının siyasi etkilerden bağımsız, makroekonomik hedeflere göre belirlenip belirlenmeyeceğini gösterecektir.

Erdursun, “2026’da yalnızca hedeflenen enflasyon oranında artış yapılması durumunda, hem asgari ücretlilerin hem de emeklilerin alım gücü düşmeye devam eder.” şeklinde uyarıda bulundu.

Refahın Korunması İçin Yeni Bir Yaklaşım Gerek

2017-2024 dönemine bakıldığında, Türkiye’nin ücret politikalarının dalgalı bir seyir izlediği bu sürede anlaşılıyor. Seçim yıllarında maaş artışlarının hızlanması, çalışanlara kısa vadeli bir rahatlık sağlasa da, seçim dışındaki yıllardaki enflasyon baskısı bu kazançları erozyona uğratıyor.

Erdursun’a göre, Türkiye ekonomisinin giderek öngörülebilir, sürdürülebilir ve refahı koruyan bir ücret politikası geliştirerek, asgari ücretliler ve emekliler için “zorlayıcı ve beklenmedik” bir tabloyu kalıcı hale getirmemesi gerektiğini vurguluyor.

“`