Allah rızası için bir güzel maç lütfen! Sedat Kaya yazdı
Çocukluk yıllarında futbolcu olmak istemiş ama başaramamıştı.
Bu tutkusunu tribünlerde yaşamayı ve yazmayı seçti.
1995 yılında yayınlanan “Gölgede ve Güneşte Futbol” isimli kitabında günümüz futbolunun acı gerçeklerini tek tek sıraladı.
“Bugün ne yazık ki, asilce kaybetmektense şerefsizce kazanmanın çok daha iyi olduğunu düşünen taraftarların ve yöneticilerin sayısı oldukça fazladır.”
“Profesyonel sporun teknokratları, futbolu sırf sürate ve güce dayalı, mutluluğa boşvermiş, fantezinin gelişemediği, cüretin yasaklandığı bir spor dalı haline getirdiler.”
“Bir futbol yıldızı ayakkabılarını bağlama işini uzatıyorsa, bu onun ellerinin beceriksizliğinden değildir; olsa olsa cebiyle alakalı bir kurnazlık vardır işin içinde; büyük bir olasılıkla Adidas’ın, Nike’ın ya da Reebok’ın reklâmını yapıyordur.”
“İşadamlarının, teknokratların, bürokratların ve futbol sanayiinin fikir babalarının hayalini sık sık kurdukları şey nedir? Bu hayal giderek gerçekleşmektedir, çünkü her geçen gün futbolcular robotlara daha fazla benzemektedirler.”
“Ben basit bir iyi futbol dilencisiyim. Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyordum: Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen!”
Süper Lig maçlarını izledikçe Eduardo Galeano’nun bu sözleri geliyor aklıma.
“Allah rızası için bir güzel maç lütfen.”