Uzmanı açıkladı: Sıcaklıklardaki 10 derecelik artış uyku kalitesini yüzde 20 düşürüyor

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Öztürk, çevre sıcaklığındaki 10 derecelik artışın uyku kalitesini yüzde 20 düşürdüğünü belirtti.

Uyku sağlığı üzerine araştırmalar yapan Prof. Dr. Öztürk, yaz aylarında artan sıcaklıkların uyku kalitesini bozduğunu söyledi. İklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan aşırı sıcakların insan hayatına olan olumsuz etkilerin giderek arttığını vurgulayan Öztürk, bu durumun hem fiziksel hem de psikolojik rahatsızlıklara yol açtığına dikkati çekti.

Öztürk, mevsim normallerinin üzerinde seyreden gece sıcaklıklarının bireylerin sık uyanmalarına, aşırı terlemelerine ve kalitesiz uyku yaşamalarına neden olduğunu dile getirdi.

Yapılan araştırmaların, aşırı sıcakların uyku sağlığına olumsuz etkilerini yansıttığını aktaran Öztürk, “Son dönemde dünya genelinde önemli çalışmalar yapıldı. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre ortam sıcaklığındaki 8 derecelik artışın uyku kalitesi skorlarında 10 puanlık bir düşüşe neden olduğu gösterildi ” dedi.

Prof. Dr. Öztürk şöyle devam etti:

Örneğin 22 derece olan sıcaklığın 30 dereceye çıkması uyku sağlığını önemli derecede bozuyor. Sıcaklık arttıkça uyku kalitemiz belirli bir şekilde azalıyor. Çin’de 2 yıl boyunca toplamda 200 bin kişi üzerinde yapılan araştırmanın önemli sonuçları var. Toplam 23 milyon gece uyku datasını toplayan bir çalışma. Araştırmalara göre çevresel sıcaklıktaki 10 derecelik bir artışın uyku kalitesini yüzde 20 oranında bozduğu gösterildi. Uyku kalitesi çevre sıcaklığından etkileniyor. İklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışları giderek daha fazla uyku sorunlarına yol açmaktadır.

Kaliteli uyku süresi kısalıyor

Prof. Dr. Öztürk, çevresel sıcaklık artışının kaliteli uyku süresini kısalttığını bu durumun, vücut sağlığını bozduğunu ifade etti.

Yaz aylarında uykusuzlukla mücadele edenlerin sayısının arttığına işaret eden Öztürk, şöyle konuştu:

Sağlıklı uykuya dalmak için uykudan yaklaşık yarım saat önce 37,2 derece civarında olan vücut iç sıcaklığımızı 36,4 dereceye düşmesi gerek. Dış ortam sıcaklığının artışı bu düşüşü engelliyor. Böyle olunca uykuya dalmamız güçleşiyor. Bunun yanında sıcaklığa bağlı olarak terleme yaşıyoruz. Bu, vücutta bir rahatsızlığa neden oluyor, bu durum da uyumayı zorlaştırıyor.” 

Levent Öztürk, şu değerlendirmede bulundu:

Yine sıcaklığın yüksek olmasından dolayı vücudun biyolojik ritimleri bozuluyor ve uyku döngüsü bundan olumsuz etkileniyor. Yüksek sıcaklığın yarattığı kaygı, anksiyete ve rahatsızlık hissi uyku sağlığını olumsuz etkiliyor. Bu 4-5 faktörün birleşmesiyle sağlıklı uyuma, uykuyu sürdürebilme durumu bozuluyor, uyku bozukluğu hastalığı yaygın bir halk sağlığı hastalığına dönüşüyor.” (AA)

 

 
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 

Related Posts

Ne zeytinyağlı ne kükürt ne de bıttım: En sağlıklı sabun açıklandı

Ciltteki yağlanma, sivilce ve kaşıntı gibi sorunlara karşı kimyasal ürünler yerine doğal çözümler tercih edenlerin sayısı artıyor. Uzmanlar, sabun seçiminde cilt tipine uygunluk ve içeriklerin doğallığına dikkat edilmesi gerektiğini vurgularken, en faydalı sabunu da açıkladı.

Kavurucu sıcaklarda buzla serinlemek isteyenler dikkat: Yarar sağlayalım derken zarar verebilirsiniz

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Türkiye genelinde yüksek sıcaklıklara karşı uyarırken uzmanlar sıcak çarpmaları ve özellikle sıcaklarda çalışanlar olmak üzere vatandaşların serinlemek için buz kullanmasıyla ilgili bilgi verdi.

Bilim insanları kalpte bir ‘Aç/Kapat’ düğmesi keşfetti… Ama ne işe yarıyor?

UT Arlington’daki bilim insanları, kolesterol dengesini bozan iltihabı engelleyen yeni bir enzim mekanizması keşfetti. Bu “aç/kapat” etkisi, kalp krizi ve diyabet riskini azaltabilir.

Bilimsel araştırmalara göre bu aromatik bitki 30 dakikadan kısa sürede uykuya dalmanızı sağlıyor!

Uykusuzlukla mücadele ediyorsanız çözüm ilaçlarda değil, fincanınızda olabilir. Bilim insanlarına göre, yaygın olarak bilinen bu aromatik bitki sadece sakinleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda uykuya geçiş süresini de ciddi oranda kısaltıyor.

Keneler bu kan grubuna bayılıyor! Uzmanlar uyardı: ‘Görmezden gelmeyin’

Yaz ayları, doğayla iç içe olmanın keyfini çıkarırken bir yandan da bazı tehlikeleri beraberinde getiriyor. Bu tehlikelerin başında, son yıllarda vakaları hızla artan keneler geliyor. Bir ısırığı ölümle sonuçlanabilen bu küçük canlılar, bir kan grubuna daha fazla yakınlaşıyormuş. İşte uzmanların araştırma sonuçlarını derledik.

Bir milyonda bir görülüyor: 21 yaşındaki genç bu hastalığı yendi

Kazakistan’da akut lösemi tanısıyla İstanbul’a gelen 21 yaşındaki Azamat Iltyzyr, yapılan tetkikler sonucu 1 milyonda 1 görülen nadir bir lenfoma türüne sahip olduğunu öğrendi. Uygulanan tedavi ve öz kardeşinden yapılan kök hücre nakli sayesinde sağlığına kavuşan genç hasta, bugün spor yapıyor, çalışıyor ve hayatına kaldığı yerden devam ediyor.